12 Ağustos 2008

Alışanlar

Alışanlar yerlerini severler, yediklerini, içtiklerini severler. Alışanlar mutludurlar, kanaat ederler zengin de olsalar, fakir de olsalar alışkanlıklarına kanaat ederler. Alıştıkları kadar harcar, alıştıkları kadar kazanırlar. Alıştıkları kadar zevk alır, alıştıkları kadar acı çekerler.

Alıştıkları şey ne kadar marjinal olursa olsun, onlar alışmıştır; marjlar onların alışkanlıklarında eriyip gitmiştir. O uçlarda da hayat aynıdır aslında, belki daha basit, belki daha karmaşık, belki daha temiz, belki daha tehlikeli, belki daha güvenli; yine de bilindiği, hep yapılageldiği, söylenegeldiği gibidir; alışkanlıktır; basittir.

Alışanlar ağlarlar. Diğer alışanlar gülerler. Bazıları her Salı pazara gider, diğerleri her Pazar alışveriş merkezine. Onlar heryerdedir. Alışılageldiği gibi alıştıklarını yapmaktadırlar.

Alışmayanlar ise onların arasındadır ama yakınlaştıkça uzaklaşırlar, uzaklaştıkça yakınlaşırlar. Onlar sevdiklerini sevmez olur, sevmediklerini sever olurlar. Onlar kazanmadıklarını harcar, harcamadıklarını kazanırlar. Onlar devamlı sıkılırlar ve acı çekerler. Onlar devamlı heyecan duyar ve keyif alırlar.

Eninde sonunda alışanlar kazanır, alışmayanlar kaybederler. Eninde sonunda alışanlar ölür, alışmayanlar yaşarlar.

Hiç yorum yok:

Nostalji

Sözde Şair'in Aşk Hakkındaki Yanılgısı

Ben lisedeyken bir şair: "Birini seviyorsan ve sevdiğin kişi bunu bilmiyorsa sevginin ne anlamı var?" demişti. Bu sözden çok etki...